Türkiye’nin Moskova Büyükelçisi Mehmet Samsar Barrack, Şam yönetimi ile PKK/YPG arasında devam eden sorunları ele alarak, bu durumun bölgedeki güvenlik dinamikleri üzerindeki etkilerine dikkat çekti. Yetkili, bu meseleyi gündeme getirmesinin önemli olduğunu belirterek Türkiye'nin bölgede izlediği politikaların arka planını ayrıntılı bir şekilde açıkladı. PKK/YPG’nin Türkiye için bir tehdit unsuru oluşturduğunu vurgulayan Barrack, siyasi diyalogun önemine de değindi.
Büyükelçi, Şam yönetimi ile PKK/YPG arasındaki sorunların köklü bir mesele olduğunu ifade etti. Bu iki taraf arasındaki ilişkilerin gerginliğinin tarihi ve stratejik bir arka plana sahip olduğunu söyleyen Barrack, uzlaşı arayışlarının önünde pek çok engelin bulunduğuna dikkat çekti. Türkiye, terörizmin her türlüsüne karşı olduğunu ve aynı zamanda Kürtlerin haklarını desteklediğini ima eden Barrack, ancak bu desteğin terör örgütleri üzerinden değil, meşru siyasi kanallarla sağlanması gerektiğini belirtti.
PKK’nın Türkiye için bir terör örgütü olarak kabul edildiğini yineleyen Büyükelçi, YPG’nin de PKK’nın bir uzantısı olduğunu dile getirdi. Bu çerçevede, YPG'nin Suriye’nin kuzeyinde oluşturduğu yapının, Türkiye’nin ulusal güvenliği açısından büyük tehditler barındırdığını ifade etti. Türkiye’nin milli güvenlik politikalarının temel taşlarından birinin bu sorun olduğuna vurgu yapan Barrack, dış politikada bu meseleye yönelik atılan adımların da önemine değindi.
Türkiye’nin bu konudaki duruşunu anlatan Barrack, dış politikada iş birliğinin önemini vurguladı. Uluslararası güçlerin, özellikle de Rusya’nın bu meseledeki rolüne dikkat çekerek, Şam yönetimi ile PKK/YPG arasındaki sorunların başında gelen siyasi uzlaşı arayışının desteklenmesi gerektiğini belirtti. Türkiye’nin, Suriye’de barış ve istikrar için çaba gösterdiği konuşmalara katılan Barrack, bu konudaki işbirliğinin artırılması gerektiğine inandığını ifade etti.
Son olarak, büyükelçi Barrack, Türkiye’nin uluslararası camiada daha fazla destek bulmasının, bu sorunların çözümlenmesi noktasında önemli bir adım olduğunu vurguladı. Türkiye’nin, Suriye’de istikrarı sağlamak ve halkların güven içinde yaşamasını temin etmek istediğini belirten Barrack, bu hedefe ulaşmanın ancak uluslararası iş birliği ile mümkün olabileceğini sözlerine ekledi.
Özetle, Büyükelçi Barrack’ın açıklamaları, Türkiye’nin iç ve dış politikadaki sıkıntılarının yanı sıra Şam yönetimi ile PKK/YPG’nin ilişkilerinin karmaşıklığını gözler önüne seriyor. Türkiye’nin ulusal güvenlik kaygıları doğrultusunda attığı adımlarla birlikte, bölgedeki güvenlik durumu ve uluslararası ilişkilerin geleceği, bu gibi siyasi diyaloglarla belirlenecek gibi görünüyor. Türkiye’nin bu süreçte belirleyici bir rol oynaması, tüm tarafların menfaatine olacak bir çözümü beraberinde getirebilir.